Taraflar arasında imzalanan * tarihli sözleşme ile … katlı otoparkının davacı yüklenici tarafından yapımının üstlenildiği, sözleşme süresinin yer tesliminden itibaren * gün olduğu, yer tesliminin gecikmeli olarak yapıldığı, sonrasında hafriyat çalışmaları esnasında temelde tarihi kalıntılar bulunması sebebiyle inşaatın durdurulduğu, inşaata yeniden başlanılması için …. Kurulu kararının beklenildiği, bu süreçte taraflar arasında karşılıklı ihtarlar keşide edildiği, anlaşılmıştır. Dosyada mevcut bulunan aralarında bilirkişinin de bulunduğu * tarihli raporda, "katlı otopark yapılmasına konu alanın … Bakanlığı … Kurulu'nun * tarih ve * numaralı kararı ile … ili, … İlçesi, *parselde bulunan katlı otopark altındaki kültür varlıklarını içerisine alan bölüm üçüncü derecede arkeolojik sit alanı olarak tescillendiği, yine kurul tarafından alınan * gün ve * nolu karar ile söz konusu alandaki kültür varlıkları kalıntılarının koruma altına alınmasına karar verildiği anlaşılmaktadır. Diğer yandan, bahse konu kültür varlığının … sayılı … Kanunu'nun * maddede belirtilen 'Korunması gerekli Taşınmaz Kültür ve Tabiat Varlıkları' kapsamına girdiği, anılan Yasa'nın * maddesinde a.*sıralarında belirtilen 'kültür varlığı" 'ören yeri" tanımına uyduğu ve söz konusu alanlarda ilgili yasalar ve ilgili Kurul Kararları çerçevesinde faaliyette bulunulması gerektiği" mütalaa olunmuştur. Böylelikle, sözleşme konusu imalâtın yapımı sırasında *sayılı kanun kapsamında korunması gereken tarihi eserin ortaya çıkması nedeniyle … Kurulundan onay alınması, tadilat projeleri yapılması, gerektiği, bunların yapımının işin süresini uzattığı ve işin seyrini de değiştirdiği gibi, bu arada davacı yüklenicinin*Mahkemesi'nin * Esas sayılı dosyasında iflas ertelenmesi davası açtığı ve davanın derdest ve rüyet olup, Yargıtay … Dairesi'nin * günlü bozma ilâmından sonra henüz karara bağlanmadığı, bu durumda aradan geçen süre de gözetildiğinde ortaya çıkan ve elde olmayan nedenlerle, sözleşmenin ifasının taraflardan beklenemeyeceği, davalı idarece de tasfiyeye karar verilip, feshedilmediği anlaşılmıştır. Bu hali ile fesih bulunmadığından davalının haksız feshinden söz edilemeyeceğinden davacının kâr kaybı isteminin dayanağı bulunmamaktadır. Kâr kaybı alacağı ve bu alacağa ait işlemiş faize ilişkin davanın reddine karar verilmesi gerekirken, bu husus gözetilmeden kabul kararı verilmesi bozmayı gerektirmiştir.

image_pdfimage_print
Bu içerik sadece üyelere özeldir. Üyelere özel içerikleri görebilmek için lütfen üye olun
Üye Ol
image_pdfimage_print